Kimlik Hırsızlığı ve Oyun Dünyasındaki Tehlikeler

Günümüzde ise oyun sektöründeki gelişmeler sebebiyle teknoloji ve oyun bağımlısı bireyler ortaya çıkmaya başladı. Amerikan Tıp Birliğinin yapmış olduğu araştırmada, gençlerin %90’ı dijital oyunlar oynamaktadır. Oyun oynayan gençlerin %15’inin oyun bağımlısı olduğu tahmin edilmektedir. Bağımlılık haline gelen dijital oyunlar; internetsiz kalma korkusu (netlessfobi) çocukların davranışlarını da etkileyen bir bozukluk haline gelmiştir.

Yapılan araştırmalarda özellikle çocukluk döneminde oynanan oyunların, çocuğu sosyal çevreden uzak tuttuğu ve ileriki zamanlarda vazgeçilmesi zor olan oyun bağımlılığına sürüklediği görülmektedir. Oyun bağımlılığı ise çoğu zaman düşünceleri ve doğru ve karar vermeyi etkileyebilmektedir.

Çocuklar online oynanan oyunlarda güvenliklerini sorgulamamakta ve dijital dünya arkadaşlıklarına önem vermektedir. Tıpkı yetişkinlerdeki gibi, çocukların da çevrim içi kimliklerinin çalınması ve bir tehdit unsuru gibi kötüye kullanılmasını engelleyecek tedbirler alması gerekmektedir. Öncelikle çevrim içi oyunlarda ne tür tehlikelerin çocuğu zor durumda bırakacağı bilinmelidir. Dijital oyunlarda ve mobil oyunlarda bir başkasının üçüncü şahısları ve bilgi işlem sistemlerini kendisinin söz konusu kişi olduğuna ikna ederek yanıltmasına, o şahsın çıkarlarına zarar verip kendisine çıkar sağlamasına, ya da bu dolandırıcılığa olanak verecek bilgilere ulaşmasına kimlik hırsızlığı, ya da kimlik avı denir.
Kimlik hırsızlığının yanı sıra dijital oyunlarda başka tehlikeler de mevcuttur.

• Siber zorbalığa maruz kalma,
• Online oyun oynanan sitenin yeteri kadar güvenli olmayışı ve üçüncü kişilere bilgi aktarması,
• Oyunlar farklı bilgisayar ya da konsolda oynanmış ise oyun giriş sırasında girilen bilgilerin oyun konsolu ya da bilgisayar belleğinde kalması,
• Amaçları oyun oynamak değil çevrim içi avcılık yapmak isteyen kötü niyetli kişiler,
• Kredi kartı bilgileri isteyen oyunlardaki gizli ücret kesintileri,
• Kişisel bilgileri toplayan ve oyunla beraber bilgisayara yerleşen trojen ve solucan türü virüsler,
• Antivirüs programlarının yeterli güncelleme yapılmadığı takdirde yeni tür virüsleri tanıyamaması ve oyunlar üzerinden bilgisayara bulaşması ve gizli bilgilere erişmesi,
• Fidye yazılımları sayesinde dosyaların hackerler tarafından kontrol altında tutulup para istenmesi,
Bunların yanı sıra oyun gibi görünen, fakat aslında oyun olmayan zararlı yazılımlar arka planda çalışmaktadır. Böylelikle kötü niyetli kişiler istedikleri takdirde kişisel bilgisayarları ele geçirebilmekte ve anlık olarak bilgisayardaki bilgilere sızabilmektedir.

Bankacılık şifrelerini ele geçirebilmekte ve para transferi yapılabilmektedir. Kişisel bilgilere de çeşitli virüsler aracılığıyla ulaşan kötü niyetli kişilerin önünde herhangi bir engel kalmamaktadır. Kimlik avı genelde e-postalar aracılığı ile yapılmaktadır. Kötü niyetli kişiler tarafından gönderilen mail içeriği kişinin dikkatini çekecek şekilde olmaktadır örneğin: “ücretsiz cep telefonu kazandınız, bunun için tek yapmanız gereken aşağıdaki linke tıklayıp bilgileri eksiksiz doldurmak” ya da “kredi kartı bilgileriniz çalındı hemen aşağıdaki linke tıklayınız “gibi kişilerin dikkatini çekecek konular üzerinden kimlik hırsızlığı yapılmaktadır. Bunların yanı sıra akıllı telefonların insan hayatında daha fazla kendine yer bulması, internetin yaygınlaşması, mobil uygulama ve oyunların akıllı telefonlar için tasarlanması beraberinde çeşitli sorunlar getirmektedir. Uygulamalardan indirilen mobil oyunlar çeşitli izinler istemektedir. Bu izinler ile beraber uygulama yöneticisi, telefon rehberi dahil birçok içeriğe kolaylıkla erişim sağlamaktadır. Kötü niyetli kişilerin uygulamaları zararlı yazılımlar ile desteklemeleri ile telefonlar adeta kimlik casusu haline gelmektedir. Farklı bir tehlike ise oyun konsolları ve bilgisayarların bozulduktan, eskidikten yani kullanım süreleri aştıktan çeşitli geri dönüşüm firmalarına satılma ya da ikici el eşya satan sitelerde satılma ihtimalidir. Oyun konsolları ya da kişisel bilgisayarlar içerisinde kalan kimlik bilgileri ya da gizli kalması gereken bilgiler kötü niyetli kişilerin eline geçebilmekte ve tehdit unsuru olarak kullanılabilmektedir.

• Bankacılık işlemleri güvenli kanallar aracılığıyla yapılmalıdır.
• Şüpheli alışveriş siteleri üzerinden adres, kimlik ve kredi kartı bilgileri girilerek alışveriş yapılmamalıdır.
• Kredi kartı şifrelerimiz ve alışveriş sitelerine giriş için kullanılan şifrelerin tahmin edilemez olması gerekmektedir.
• Her gün 5000’den fazla internet sitesinin kötü niyetli kişiler tarafından ele geçirildiği unutulmamalı ve internet sitelerine girişte şüpheli yaklaşmak gerekmektedir.
• Sosyal mecralarda ad, soy ad, okul ve aileniz ile alakalı bilgiler paylaşılmamalı ve sosyal medyada kişisel bilgilerinizi gören kişiler sınırlandırılmalıdır.
• Herkese açık ya da güvenli olduğundan emin olmadığımız Wİ-Fİ bağlantıları üzerinden internete bağlanılmamalı bağlanılması gerekliyse önemli bilgiler ve şifreler girilmemelidir.
• Güvenilir olduğu teyit edilemeyen e-postalar açılmamalıdır.
• Güvenilir olduğu teyit edilemeyen sitelerden programlar indirilmemeli ve kurulmamalıdır.
• Çevrimiçi finans işlemleri sadece ” https:// ” ile başlayan URL’lere sahip olan web sitelerinden yapılmalıdır.
Unutulmamalıdır ki dijital hırsızlık ve normal hırsızlık arasında bir fark yoktur. İki hırsızlık türünde de can ve mal güvenliği tehlikededir.